Fatih Terim Suudi Arabistan’da geleceğten bahsetti! Sezonun sonuna kadar belirtti … “Kulübe sordum”

Ülkemizdeki Altın Ayak Ödülü’ne ek olarak Türk futbolunun efsanelerinden biri ve UEFA Kupası’nı kazanan ilk Türk antrenörü Fatih Terim, Suudi Arabistan günlerine söyledi. Kariyerine Suudi Arabistan takımlarından biri olan ve buraya büyük bir başarı grafikleri çeken uzman koçu, ülkede nasıl karşılandığını, 5 Ocak’ın ortalama grubunun başkanı Suudi Arabistan’daki hedefi olan Lega Pro Arabistan Suudi hakkındaki gözlemlerini anlattı.
İşte bu röportaj:
Arabistan’da dünya koçu olarak nasıl karşılandınız?
Açık kalple söylemeliyim; Çok iyi tanıştım. Sadece burada değil, ekibim de çok mutlu. Nereye gidersek gidelim büyük sevgi ve saygı görelim. Diğer taraftan; Açıkçası, nerede olduğumuz önemli değil, oraya uyum sağlamak zor değil. Çünkü burada hayatlarımız; Ev ve kulüp tesislerimiz arasında gerçekleşir. Takıma ve kulübe her gün alışıyoruz, birbirimizi tanıyoruz.
Lega Pro Arabistan Suudi hakkındaki gözlemleriniz nelerdir?
Suudi Arabistan, özellikle son yıllarda futbola ciddi yatırımlar yaptı. Bu sadece ekonomik olarak değil. Kulüpler doğru insanlara önemli güçler verdi ve ülkedeki futbol gelişimine rehberlik etmelerine izin verdiler. Doğru yapılandırma ile, birçok farklı alanda sürekli bir grafik ve kalıcı bir başarı vardır. Bir örnek vereyim; Hem eğitim tesislerinde hem de ülke genelindeki stadyumlarda kusursuz katlarda futbol oynuyoruz. Altyapı için önem açısından çok önemli bir ayrıntıdır. Bildiğiniz gibi; Suudi Arabistan 2034 FIFA Dünya Kupası’na ev sahipliği yapacak. O zamana kadar ülkede futbol hakkında çok daha fazla keşif göreceğimize inanıyorum. Şampiyonayı uzun zamandır takip ediyorum, takımlar hakkında bilgi aldım. Çok ilgilenen bir şampiyonluktu. Bu yüzden birçok teklifi değerlendirmedikten sonra bu seçimi yapmak istedim. Rekabet ettiğimde kalitenin yüksek olduğunu gördüm. Bazı oyunlarda, zaman ana Avrupa şampiyonalarından çok farklı değildir. Tabii ki, buradaki sistem nedeniyle güç farklılıkları var, ancak hoş ve savaşçı bir alaşım.
Ayın koçunu aldın, ne söylerdiniz?
Şampiyonada üç ay geride kaldık, böyle bir ödül yaratmak hoş bir his ve bir motivasyon unsuru. Ama bu sadece bana verilen bir ödül değil. Riyad’a sekiz kişilik bir ekip olarak geldik, ilk günden itibaren yedi gün ve 24 saat boyunca tüm gücümüzle çalışıyoruz. Amacımız el-Şebab’ı bulunduğu noktanın ötesine taşımaktı. Bu nedenle, bu sadece benim değil, aynı zamanda ekibimden başlayan tüm kulüp çalışanlarının ve elbette sahada çalışan oyuncularımın ödülü anlamına geliyor. Onlara bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Buna ek olarak, Musab al-Juwayr’daki ekibimizden son üç ay içinde en iyi genç oyuncu ödülü ve son iki ayda Cristian Guaranca’ya en iyi oyuncu ödülü. Açıkçası, bir oyun takımı oynuyoruz, ancak bu bireysel performansın onuru bizi çok mutlu ediyor.
Fatih Terim’in buradaki hedefi nedir?
Buraya geldiğimde, sezon sonuna kadar kulübe sormak istiyorum. Açıkçası her iki tarafın da daha kolay çalışacağını düşündüm. Sezonun sonunda, tekrar oturuyor, konuşuldu ve son olarak bir karar verildi. Ancak, Al-Shabab’da bulunduğumuz dönemde, en büyük hedefimiz takım için bir oyun kimliği yaratmaktı. Oynamayı seven, halka her yerde aynı oyunu oynayan halka ve mümkünse tüm rakiplere verilen bir takım olmayı amaçladık. Geride şampiyonada 14 oyun bıraktık, bu şampiyonada çok büyük bütçe takımlarının bulunduğu en iyi iki işaretçi takımından biriyiz. Bakalım, her şeyi sahaya veren bir takımız veya her şeyi kaybedersek. Kral Kupası’nın yarı finalinde, rakibe bakılmaksızın her takıma karşı futbol zihniyetimizi yansıtabileceğimizi herkese gösterdik. Şampiyonada son yedi haftada kaybetmiyoruz, ancak zafer sayısının beşten fazlası olabilirdi. Geldiğimiz günden bir adım gösterdiğimizi söyleyebilirim. Bu bizim en büyük hedefimizdi. Sezon sonunda ne olur, bilinmeyen; Ama ekibimle, nerede olduğumuz önemli değil, bir oyun kimliği yaratmak, bir futbol mirası bırakmak vazgeçilmez olacak.

